TÜRKİYE’NİN KREDİ
NOTUNUN YATIRIM
YAPILABİLİR SEVİYEYE
YÜKSELTİLMESİYLE
SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN
SAĞLADIĞI KAYNAKLARIN
DAHA DÜŞÜK MALİYETLİ
VE SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR
YAPIYA KAVUŞACAĞI
ÖNGÖRÜLMEKTEDİR.
ihracat ile tüketim ve yatırım harcamalarının
büyümeye katkısının daha dengeli
bir görünüm sergileyeceği ve Türkiye
ekonomisinin 2013 yılında görece daha
hızlı bir büyüme kaydedeceği tahmin
edilmektedir.
Bu çerçevede 2013 yılında birçok ülkede
büyümenin zayıf kalacağı öngörülürken,
Türkiye ekonomisinin olumlu yönde
ayrışarak hız kazanan bir büyüme
performansı sergilemesi beklenmektedir.
Mali disiplinin sürdürülmesinin yanı sıra
ekonomideki yumuşak iniş süreciyle
birlikte dış dengede iyileşme kaydedilmesi
paralelinde, 2013 yılında Fitch dışında bir
diğer kredi derecelendirme şirketinin de
benzer bir not artırımı gerçekleştirmesi
beklenmektedir.
ANA İHRAÇ PAZARLARINDAKİ
GELİŞMELER ÖNEM TAŞIYOR.
Başta Avrupa Birliği (AB) ülkeleri olmak
üzere Türkiye’nin ana ihraç pazarlarındaki
gelişmeler, önümüzdeki dönemde de
ekonomik aktivitenin seyri üzerinde etkili
olacaktır. Öte yandan, son yıllarda ihraç
pazarlarının çeşitlendirilmesinde sağlanan
gelişmeler, AB ülkelerinde beklenen zayıf
büyüme performansının Türkiye ekonomisi
üzerindeki olumsuz etkisini sınırlandıracağı
düşünülmektedir. Parasal olmayan altın
ihracat ve ithalatının da 2012 öncesindeki
seviyelerine döneceği beklenmektedir.
2013 yılında iç talepteki canlanmanın bütçe
gelirlerinin daha güçlü bir performans
sergilemesinde de etkili olacağı tahmin
edilmektedir.
ESNEK PARA POLİTİKASI
Oynaklığın yüksek olduğu gıda ve enerji
fiyatlarındaki gelişmelerin önümüzdeki
dönemde de enflasyon üzerinde etkili
olmaya devam etmesi, bununla birlikte,
Türkiye’nin kredi notunun artırılmasının
enflasyon üzerindeki maliyet yönlü baskıları
bir miktar azaltması beklenmektedir.
Enflasyon oranının seyrine bağlı olarak
TCMB’nin iç tüketimi destekleyici nitelikte
para politikası uygulamalarını sürdüreceği
ve bu çerçevede 2013 yılında para politikası
araçlarını etkin bir şekilde kullanmaya devam
edeceği tahmin edilmektedir.
İSTİKRARLI TÜRK LİRASI
Küresel ölçekte gerçekleşen parasal
genişleme sürecinde Türkiye ekonomisinin
bu gelişmelerden politika yapıcıların finansal
istikrar ve fiyat istikrarını birlikte gözeterek
oluşturdukları mekanizmalar sayesinde
önceki yıllara kıyasla daha “ölçülü” bir
şekilde etkileneceği beklenmektedir. Bu
doğrultuda Türk Lirası’nın diğer gelişmekte
olan ülke para birimlerine kıyasla sergilediği
istikrarlı seyrini 2013 yılında da koruyacağı
düşünülmektedir.
BANKACILIK SEKTÖRÜNÜN
BÜYÜMESİNİN DEVAM EDECEĞİ
TAHMİN EDİLMEKTEDİR.
TCMB’nin izlemiş olduğu mevcut para
politikasının sektörün fonlama maliyetlerini
düşürücü etkisine ek olarak sektörde
faaliyet gösteren bankaların menkul kıymet
ihraçları gibi alternatif kaynak yaratma
araçlarına da yönelme eğilimini sürdürmeleri
suretiyle 2013 yılında bankacılık sektörünün
büyümeye devam edeceği tahmin
edilmektedir.
Türkiye’nin kredi notunun yatırım yapılabilir
seviyeye yükseltilmesiyle sektörün yurt
dışından sağladığı kaynakların daha düşük
maliyetli ve sürdürülebilir bir yapıya
kavuşacağı öngörülmektedir. 2013 yılında
iç talebin görece artış sergileyeceği
öngörüsü altında kredi hacmindeki artış
eğiliminin 2012 yılına kıyasla hız kazanması
beklenmektedir. Öte yandan, halen tam
anlamıyla sağlam bir zemine oturmadığı
görülen global finans piyasalarında
yaşanabilecek dalgalanmalar, Türk
bankacılık sektörünün dış kaynaklara
erişimini olumsuz yönde etkileyebilecek
olması nedeniyle önemli bir risk unsuru
olmaya devam etmektedir.
SUNUŞ
FAALİYETLER
KURUMSAL YÖNETİM
FİNANSAL BİLGİLER VE RİSK YÖNETİMİ
25
İŞ BANKASI
2012 FAALİYET RAPORU
1...,17,18,19,20,21,22,23,24,25,26 28,29,30,31,32,33,34,35,36,37,...300