Türkiye İş Bankası A.Ş.
31.12.2015 Tarihli Konsolide Finansal Rapor
181
Finansal Bilgiler ve Risk Yönetimi
Maddi duran varlıklara yapılan normal bakım ve onarım harcamaları gider olarak muhasebeleştirilmektedir.
Maddi duran varlıklar üzerinde rehin, ipotek ve benzeri herhangi bir takyidat bulunmamaktadır.
Maddi duran varlıkların amortismanında kullanılan oranlar ve tahmin edilen faydalı ömürleri aşağıdaki gibidir:
Tahmini Ekonomik Ömür (Yıl)
Amortisman Oranı
Binalar
4-50
% 2-% 25
Kasalar
2-50
% 2-% 50
Diğer Menkuller
2-25
%4-% 50
Finansal Kiralama Yoluyla Alınan Menkuller
4-15
%6,66-%25
XIV. YatırımAmaçlı Gayrimenkullere İlişkin Açıklamalar
Yatırım amaçlı gayrimenkuller, kira ve/veya değer artış kazancı elde etmek amacıyla elde tutulan varlıklardan oluşmaktadır. Grubun sahip olduğu söz konusu gayrimenkuller maliyet
değerlerinden birikmiş amortisman ve kalıcı değer düşüş karşılıkları ayrılarak izlenmekte iken cari yılın üçüncü çeyreğinden itibaren muhasebe politikası değişikliğine gidilerek TMS 40
“Yatırım Amaçlı Gayrimenkuller” çerçevesinde gerçeğe uygun değer yöntemine geçilmiştir. Yatırım amaçlı gayrimenkullerin gerçeğe uygun değerindeki bir değişiklikten kaynaklanan
kazanç ve kayıplar oluştuğu dönemde kar/zarar hesaplarına yansıtılmaktadır.
TMS 8 “Muhasebe Politikaları, Muhasebe Tahminlerinde Değişiklikler ve Hatalar” gereği yatırım amaçlı gayrimenkullerdeki değerleme politikası değişikliği geriye dönük olarak
uygulanmış ve önceki dönem finansal tabloları yeniden düzenlenmek suretiyle düzeltilmiştir. Düzeltmelerin yeniden düzenlenen önceki dönem finansal tablolarına etkileri Üçüncü
Bölüm I no.lu dipnotta açıklanmıştır.
XV. Kiralama İşlemlerine İlişkin Açıklamalar
Finansal kiralama yoluyla edinilen aktifler, gerçeğe uygun değerleri ile kira ödemelerinin iskonto edilmiş değerlerinin, düşük olanı üzerinden aktifleştirilmekte, kira bedelleri toplamı
pasifte yükümlülük olarak kaydedilirken içerdikleri faiz tutarları ertelenmiş faiz gideri olarak muhasebeleştirilmektedir. Finansal kiralama ödemeleri, finansman gideri ve finansal
kiralama yükümlülüğündeki azalışı sağlayan anapara ödemesi olarak ayrılır ve böylelikle borcun geri kalan anapara bakiyesi üzerinden sabit bir oranda faiz hesaplanmasını sağlar.
Finansal giderler, Grubun genel borçlanma politikası kapsamında gelir tablosuna kaydedilir. Kiralama konusu varlıklar “Maddi Duran Varlıklar” hesabının altında izlenmekte ve doğrusal
amortisman yöntemine göre amortismana tabi tutulmaktadır.
Gruba bağlı olarak, münhasıran finansal kiralama işlemi yapan 1 adet şirket (İş Finansal Kiralama A.Ş.) ile 5411 Bankacılık Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca finansal kiralama faaliyetinde
bulunan 1 adet banka (Türkiye Sınai Kalkınma Bankası A.Ş.) bulunmakta olup, finansal kiralama faaliyetleri 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu
çerçevesinde gerçekleştirilmektedir.
Grubun, “kiralayan” olduğu hallerde, finansal kiralama alacakları, ilk kayıt tarihinde gerçeğe uygun değerleri ile muhasebeleştirilmekte olup ilk kayıt tarihinden sonraki raporlama
dönemlerinde etkin faiz yöntemi kullanılarak iskonto edilmiş maliyeti üzerinden gösterilmektedir. Finansal kiralamadan elde edilen faiz gelirleri ise finansal kiralama konusu net
yatırımlardan sabit dönemsel bir getiri yansıtması için muhasebe dönemlerine bölüştürülmektedir.
Faaliyet kiralamasına ilişkin işlemler ilgili sözleşme hükümleri doğrultusunda ve tahakkuk esasına göre muhasebeleştirilmektedir.
XVI. Sigorta Teknik Gelir ve Giderlerine İlişkin Açıklamalar
Sigorta şirketlerinde prim gelirleri tanzim edilen poliçe gelirlerinden reasürörlere devredilen hisse indirildikten sonra oluşmaktadır.
Hasarlar gerçekleştikçe gider kaydedilmekte, dönem sonunda rapor edilip henüz ödenmemiş hasarlar ile gerçekleşmiş ancak rapor edilmemiş hasarlar için muallak hasarlar karşılığı
ayrılmaktadır. Muallak ve ödenen hasarların reasürör payları bu karşılıklar içerisinde netleştirilmektedir.
XVII. Sigorta Teknik Karşılıklarına İlişkin Açıklamalar
Sigorta şirketleri, TFRS 4 “Sigorta Sözleşmeleri” hükümlerine tabidirler. Uluslararası Muhasebe Standartları Kurulu’nun sigorta sözleşmelerine ilişkin projesinin ikinci bölümü
henüz tamamlanmadığı için yürürlükteki TFRS 4 sigorta sözleşmelerinin muhasebeleştirilmesine ilişkin projenin birinci aşamasını ifade etmekte olup, sigorta sözleşmelerinin
muhasebeleştirilmesi ve ölçümüne yönelik tam kapsamlı bir standart oluşturulmasına kadar geçen süre içerisinde kullanılacak bir geçiş standardı olarak değerlendirilmektedir. TFRS 4,
sigorta şirketleri tarafından düzenlenen tüm sözleşmelerin sigorta sözleşmesi ya da yatırım sözleşmesi olarak sınıflandırılması gerekliliğini belirtir. Önemli derecede sigorta riski taşıyan
sözleşmeler, sigorta sözleşmesi olarak nitelendirilmektedir. Sigorta riski, bir sigorta sözleşmesini elinde bulunduran (sigortalanan) tarafın sigortalayan tarafa, finansal risk dışında,
devrettiği riskler olarak tanımlanır. Önemli derecede sigorta riski taşımayan sözleşmeler ise yatırım sözleşmeleri olarak sınıflandırılır. Yatırım sözleşmeleri, TMS 39 “Finansal Araçlar:
Muhasebeleştirme ve Ölçme” çerçevesinde muhasebeleştirilir.
Konsolide finansal durum tablosunda sigorta teknik karşılıkları; kazanılmamış primler karşılığı, devam eden riskler karşılığı, muallak tazminat karşılığı ve hayat matematik karşılığından
oluşmaktadır.
Kazanılmamış primler karşılığı, yürürlükte bulunan sigorta sözleşmeleri için tahakkuk etmiş primlerin herhangi bir komisyon veya diğer bir indirim yapılmaksızın brüt olarak gün esasına
göre ertesi hesap dönemi veya hesap dönemlerine sarkan kısmından oluşmaktadır.
Devam eden riskler karşılığı, beklenen hasar prim oranının %95’in üzerinde olması halinde, Hazine Müsteşarlığı’nca belirlenen ana branşlar için ayrılmaktadır. Her bir ana branş için %95’i
aşan oranın net kazanılmamış primler karşılığı ile çarpılması sonucunda bulunan tutar, o ana branşın kazanılmamış primler karşılığına ilave edilir.
Muallak tazminat karşılığı, tahakkuk etmiş ve hesaben tespit edilmiş ancak daha önceki hesap dönemlerinde veya cari hesap döneminde fiilen ödenmemiş tazminat bedelleri veya bu
bedel hesaplanamamış ise tahmini bedelleri ile gerçekleşmiş ancak rapor edilmemiş tazminat bedelleri için ayrılmaktadır.
Matematik karşılık, bir yıldan uzun süreli hayat, sağlık ve ferdi kaza sigorta sözleşmeleri için poliçe sahipleri ile lehdarlara olan yükümlülüklerin karşılanmasını teminen aktüeryal esaslara
göre ayrılmaktadır.
Diğer taraftan geçmişte gerçekleşmiş hasar verilerine göre cari dönemde ayrılması gereken karşılık tutarının tahmin edilmesi için aktüeryal zincirleme merdiven metodu
kullanılmaktadır. Yöntem sonucu bulunan karşılık tutarı muallak tazminat karşılığı tutarına eklenir ya da muallak tazminat karşılığı tutarından çıkarılır.
Reasürans şirketleri, şirketler tarafından bildirilmiş, tahakkuk etmiş ve hesaben tespit edilmiş fiili tazminat bedelleri üzerinden kendi katılım hisselerine göre karşılık ayırmaktadırlar.
Gruba bağlı sigorta şirketleri, öngörülen risklerden kaynaklanan zararlarını azaltmak amacıyla prim ve risklerini operasyonlarının bir parçası olarak devretmektedir. Önemli sigorta
risklerini devreden sözleşmelere ilişkin reasürörlere devredilen sigorta primleri, güvence altına alınan muhtemel risklerden kaynaklanan sigorta prim gelirlerinin tahakkukuna paralel bir
biçimde ilgili poliçelerin süresine yayılarak giderleştirilmektedir.
Aracılık, komisyon, konsorsiyum giderleri ve diğer elde etme maliyetleri gibi sigorta ve reasürans sözleşmeleri ile doğrudan ilişkilendirilen ve değişken olan maliyetler, sözleşme
süresince prim kazancının muhasebeleştirilmesine paralel bir biçimde itfa edilir.