Genel Müdür’ün Mesajı
![]() |
Değerli hissedarlarımız, müşterilerimiz, iş ortaklarımız ve çalışma arkadaşlarım, 2009 yılı, İş Bankası için her açıdan başarılı bir yıl olmuştur. |
Yıl içinde yeni açılan 64 şubeyi hizmet ağına ekleyen İş Bankası, işe yeni aldığı 2.500’e yakın genç bankacıyla sektördeki istihdam daralmasını değiştirecek nitelikte bir politika izlemiştir.
Bankamız, 2009 yılında,
Büyüme ve gelişme...
İş Bankası, küresel krize bağlı durgunluğun dünya ölçeğinde yaşandığı bir dönemde, büyümesini ve altyapısını geliştirmeyi kesintisiz olarak sürdürmüştür.
Yıl içinde yeni açılan 64 şubeyi hizmet ağına ekleyen İş Bankası, işe yeni aldığı 2.500’e yakın genç bankacıyla hem hizmet gücünü artırmış hem de sektördeki istihdam daralmasını değiştirecek nitelikte bir politika izlemiştir. Sektörde, mevcudu korumak konusunda bile tereddütlerin olduğu bir dönemde İş Bankası yatırımlarını başarıyla gerçekleştirmenin haklı gururunu yaşamaktadır.
İstikrar ve güven...
Türkiye coğrafi konumu, demografik özellikleri ve hızlı büyüme potansiyeli barındıran ekonomik yapısıyla orta vadede bölgenin lider ekonomilerinden biri olmaya adaydır. Ülkemizin geleceğine ve ekonomik potansiyeline olan inancımız her zaman olduğu gibi bugün de gücümüzün gerçek kaynağıdır.
Büyük şehirlerde, başta kredi kartları olmak üzere birçok bankacılık hizmetine olan talebin olgun piyasalardaki seviyelere yaklaşmasına rağmen, ülkemizin çok büyük kesiminde bankacılık sektörü için performansa dönüştürülebilecek önemli bir potansiyel bulunduğu bilinmektedir.
Bu ortamda, halkımızın güveni, müşterilerimizin yoğun ilgisi, sermayedarlarımızın istikrarlı tavrı ve güçlü desteği, büyüme hedeflerimize ulaşmamıza imkan sağlayan temel unsurlar olmaya devam etmiştir.
Bu ilgi ve destek ile İş Bankası, 2009 yılında yatırımlarına ara vermeden yoluna devam etmiş ve büyümenin ana odaklarından biri olmayı başarmıştır.
Sürekli gelişim...
İş Bankası büyümesini sürdürürken yetkinliklerini geliştirmeye de çok büyük önem vermiştir. Bankamız, Türk bankacılık sektöründe bugüne dek gerçekleştirilen en kapsamlı değişim programı olan Müşteri Odaklı Dönüşüm Programı’na ilişkin çalışmalarını, üç yılı aşkın bir sürenin sonunda tamamlama aşamasına gelmiştir.
İş Bankası’nda geleneksel değerleri çağdaş hizmet ve rekabetin gerekleri ile bütünleştiren bu çalışmalarımız, Bankamızın uluslararası ölçekte rekabet edebilme ve yaygınlaşma politikaları geliştirebilmesine imkan sağlayacak kurumsal yapı, metodoloji ve teknolojik alt yapı eksenlerinde çok önemli kazanımlar sağlamıştır.
Temelde, bu çalışmalar ile İş Bankası’nın, güçlü ve uluslararası sermaye desteğine sahip rakipleriyle Türkiye’de ve içinde bulunduğumuz hayati coğrafyada kolaylıkla rekabet edebilir sağlam ve esnek bir yapıya kavuşturulması amaçlanmıştır. Bir diğer ifadeyle, gerçekleştirdiğimiz kapsamlı değişim projeleri ülke sınırlarının ötesine yaygınlaştırılabilecek bir bankacılık kültürünün temellerini oluşturmayı hedeflemiştir. İş Bankası, bu tarihi dönüşümü gerçekleştirirken, esas ilkelerini ve kuruluş görevini daima rehber edinmiş ve değişim çalışmalarının odağında tutmuştur.
İş Bankası, 2009 yılında toplam aktiflerini %16,1 oranında artırarak 113,2 milyar TL seviyesine yükseltmiştir.
2009 yılı sonuçlarından satırbaşları...
2009 yılında bankacılık sektörü olumlu bir yıl geçirmiştir. Bu kapsamda, İş Bankası kârlılığını güçlü ve istikrarlı şekilde sürdüren katılımcılardan biri olmuştur.
İş Bankası, 2009 yılında toplam aktiflerini %16,1 oranında artırarak 113,2 milyar TL
seviyesine yükseltmiştir. Banka, mevduatını
%13,6, özkaynaklarını %42,8 oranlarında büyütürken, kriz koşulları ve kredi talebindeki daralmanın etkisiyle kredi büyümesi %1,5 seviyesinde gerçekleşmiştir.
2009 yılında ekonomik krizin yarattığı durgunluğun etkisiyle bilançomuzun büyümesi önceki yıllara göre bir miktar yavaşlamış olsa da, gelir kaynaklarımızın en büyük bölümünü oluşturan net faiz gelirlerinde %34,5 artış ile önemli bir gelişme kaydedilmiştir. Aynı zamanda, net faiz marjında ulaşılan seviye, izlediğimiz riske duyarlı, dikkatli ve proaktif politikaların sonuçlarını açıkça yansıtmaktadır.
Bankamız, politika ve piyasa faizlerinin yakın tarihimizdeki en düşük noktalarına gerilediği bir yılda, faiz gelirlerini olduğu kadar faiz giderlerini de piyasa koşullarında kontrol etmeyi başarmıştır. Net faiz gelirlerindeki büyümenin temel kaynağı bu dönemde verimli ve kaliteli aktif yaratmaya yönelik politikalar izlenmesi ve göreceli olarak yüksek maliyetli kaynaklardan uzak durulması olmuştur.
Sürdürülebilir güçlü mali yapı...
Uzun bir süreden beri Bankamızın faaliyetleri sonucunda yaratılan iç kaynaklarla desteklenen mali bünyemiz sağlıklı ve sürdürülebilir bir gelişme göstermektedir.
Bankamız, son yıllarda artan rekabete karşı gücünü koruyacak ve bulunduğu konumu daha da geliştirecek politikalar ile sermaye yeterliliğini güçlü tutmayı başarmıştır. Nitekim, 2009 sonu itibarıyla gerek Bankamızın gerekse iştiraklerimizin özkaynaklarında kaydedilen büyüme İş Bankası’na gelecekte de mali sektörün en güçlü hissedar değerini üretebilme imkanını sağlamakta ve Türkiye ekonomisi ile finans sektörü açısından lokomotif kurum ve istikrar örneği teşkil eden tavrımızı perçinlemektedir.
İş Bankası, Türkiye’nin ve reel sektörünün geleceğine olan sağlam inancıyla 10 yıla kadar uzanan vadelerde proje finansmanlarına imza atmayı başarmıştır.
Kriz kaygılarından uzak...
Bankamızı ve müşterilerimizi, küresel kriz nedeniyle durgunluk koşullarının yaşandığı 2009 yılında, gerek mali sektörde gerekse reel sektörde hissedilen tereddütlerin dışında tutmayı büyük ölçüde başardık.
Belirlenen titiz ve riske duyarlı politikalarla 2009 yılında ekonomik faaliyetlerdeki payımız korunmuş ve bankacılığın temel görevlerinden olan reel sektöre kaynak aktarma çalışmalarımız kararlılıkla sürdürülmüştür. Yıl boyunca müşterilerimiz, varlıklarını İş Bankası’nın güvencesinde değerlendirirken, ihtiyaç duydukları kaynak desteğini piyasaya uygun koşullarda bulmanın rahatlığı içinde işlerini devam ettirmişlerdir.
2009, proje finansmanı alanındaki faaliyetlerimizin ön plana çıktığı bir faaliyet yılı olmuştur. Dünyanın en büyük kalkınma ve yatırım bankalarının iflasa sürüklendiği veya el değiştirdiği kriz sürecinde, İş Bankası, Türkiye’nin ve reel sektörünün geleceğine olan sağlam inancıyla 10 yıla kadar uzanan vadelerde proje finansmanlarına imza atmayı başarmıştır. Başta enerji olmak üzere, ülkemizin geleceği için birer yapı taşı niteliğindeki bu projelere Bankamızca sağlanan kaynakların tutarı önemli seviyelere ulaşmıştır.
Ekonomik faaliyete katılım konusundaki kararlılığımız ve bilhassa kredilerle ilgili tutarlı politikalarımız, Türkiye’nin dört bir yanından müşterilerimizin takdirini toplarken, hissedarlarımız açısından da uzun soluklu büyüme ve değer üretme hedefimizi teyit eder nitelikte olmuştur.
Bölgesel güç...
İş Bankası, uzun yıllara dayalı bir yurt dışı hizmet kültürü ve deneyimine sahiptir. Banka’nın 1924 yılındaki kuruluşundan kısa bir süre sonra ilk yurt dışı şubeleri 1932 yılında İskenderiye ve Hamburg’da hizmete açılmıştır.
İş Bankası İskenderiye ve Hamburg şubeleri, bir Türk bankası tarafından yurt dışında açılan ilk şubeler olmaları nedeniyle finans tarihimizin kilometre taşlarıdır. Bu ilk atılımın üzerinden geçen süre içinde İş Bankası, etkin bir yurt dışı hizmet ağı oluşturmuş ve Türk müşterileri ile sınırlı kalmayıp uluslararası müşteri kitlesine de İş Bankası farkıyla hizmet verir konuma yükselmiştir.
2010 yılına girerken İş Bankası, başta çevre coğrafyamız olmak üzere yurt dışı piyasaların sunduğu yatırım imkanlarını değerlendirme aşamasındadır.
Uluslararası yapılanmasını yeni bir eksene taşımaya hazırlanan Bankamız, yakın coğrafyada yer alan ülkelerdeki yatırım fırsatlarına ilişkin değerlendirmelerini sürdürmektedir. Aynı kapsamda, çevre bölgede İş Bankası şube veya temsilcilikleri açılması için çalışmalar sürdürülmektedir.
Mısır’ın başkenti Kahire’deki temsilciliğimiz açılış aşamasına gelmiş, Azerbaycan’da bir şube açılması hususunda ise önemli ölçüde yol kat edilmiştir.
Bankamız, ülkemiz gibi içinde bulunduğumuz bölgenin de büyüme dinamiklerine sahip olduğu inancındadır. Bankamız, bu dinamiklerin en doğru şekilde değerlendirilmesine imkan tanıyacak güce, birikime ve deneyime sahiptir.
2010 yılında da şubelerimiz başta olmak üzere hizmet ağımızı geliştirmeye ve büyütmeye devam edeceğiz.
100. Yıla doğru büyüme ekseni...
İş Bankası müşterilerine hizmet götürebileceği tüm iş alanlarında büyüyecektir. Bankacılık hizmetlerini kullanma oranlarının gelişmiş ülkelere oranla çok düşük olduğu ülkemizde, bankacılığın hızla gelişmeye devam edeceğine ve finansal kesimin büyüyüp derinleşeceğine inanıyoruz. 2010 yılında da şubelerimiz başta olmak üzere hizmet ağımızı geliştirmeye ve büyütmeye devam edeceğiz.
Üç yılı aşkın bir süredir devam eden Müşteri Odaklı Dönüşüm Programı neticesinde Bankamız, gittikçe artan bir müşteri kitlesine, katma değeri yüksek kaliteli ürün ve hizmetler sunmaya her anlamda hazırlanmıştır. Geliştirilen teknolojik alt yapı ile yetkin insan kaynağının sağladığı yapısal güç, pazar payımızı büyütmemizde kaldıraç etkisi yaratacaktır. Bu durum gelirlerimize de yansıyacak; İş Bankası 100. yılını kutlayacağı 2024’e doğru yolculuğuna sağlıklı büyüyen, sağlam ve güvenilir bir banka olarak devam edecektir.
“Türkiye’nin Bankası” anlayışı sosyal sorumluluk çalışmalarının da temeli...
Cumhuriyet atılımları kapsamında, Atatürk’ün direktifleriyle kurulan İş Bankası, bu gelişme hamlesi içerisinde bankacılık faaliyetlerinin yanı sıra kültür-sanattan eğitime, bilimden spora pek çok toplumsal alanda katkı sağlamayı görev bilmiştir. İş Bankası ülkenin toplumsal gelişimine katkıda bulunmayı ve sosyal dayanışmayı her zaman kurumsal öncelikleri arasında değerlendirmiştir. Bu anlayışımızın, 2009 yılı faaliyetlerimizde de kendini güçlü bir biçimde ortaya koyduğunu düşünüyoruz.
Küreselleşmenin egemen olduğu günümüzde rekabetin belirleyici öğesi eğitimdir. Çocuklarına iyi eğitim veren, eğitimde fırsat eşitliğini sağlayan ülkeler, ekonomilerinin büyümesini hızlandırabilmekte, refah düzeylerini yükseltebilmektedir. Kurucumuz Ulu Önder Atatürk’ün belirlediği kuruluş amaçlarımıza uygun bir biçimde eğitim alanına Bankamızca özel bir önem verilmektedir. Bu doğrultuda, 2005 yılında Türkiye Satranç Federasyonu’nun ana sponsorluğunu üstlenen Bankamızın ilköğretim okullarında açtığı satranç sınıflarının sayısı 2009 yılında 2 bine ulaşırken, ilköğretim okullarında satranç dersi alan öğrenci sayısı ise 1 milyon 700 bini aşmıştır. Güçlü eğitsel bir araç olan satranç sporuna verdiğimiz destek kapsamında ortaya çıkan ve dünya çapında bir başarı örneği olarak değerlendirilen gelişmeler gurur vericidir. Eğitimde fırsat eşitliğini desteklemek üzere ülkemizin önde gelen sivil toplum yapılanmalarından Darüşşafaka ile geçtiğimiz yıl başlatılan “81 İlden 81 Öğrenci” projesinin ilk öğrencileri bir üst sınıfa başarıyla geçerken, 2009’da sınavı kazanan yeni öğrenciler İş Bankası’nın sağladığı imkanlarla eğitimlerine başlamıştır. Bugüne kadarki en büyük kitap kampanyalarından biri olarak 2008 yılında hayata geçirilen “Karneni Göster Kitabını Al” projesi, 2009 yılında da sürdürülmüş, proje kapsamında toplam 2 milyon çocuk 2 milyon kitapla buluşturulmuştur.
Yaşamı tehdit eden küresel iklim değişikliğinin insan faaliyetlerine bağlı olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Çocuklarımıza rahat nefes alacakları, yemyeşil bir dünya bırakabilmek için geçtiğimiz yıl başlatılan “81 İlde 81 Orman” projemizde 2009 yılsonu itibarıyla toplam 32 ilimiz TEMA Vakfı gönüllüleri, Çevre ve Orman Bakanlığı görevlileri, çocuklarımız, yöre halkı ve çalışanlarımızın katılımıyla ağaçlandırılmıştır. İş Bankası olarak Türkiye’nin en büyük ve en yaygın ağaçlandırma projelerinden birine imza atmış olmanın sevincini yaşıyoruz.
2010 yılını, Türk ekonomisinin büyüme yoluna geri döneceği, canlanmayla birlikte iş imkanlarının artmaya başlayacağı bir yıl olarak öngörüyoruz.
Yaygın yatırımcı kitlesi ve özgün sermaye yapısı...
İş Bankası, Türkiye’nin en yaygın yatırımcı tabanına sahip kuruluşlarından biridir ve ülkenin sermaye gücünü istikrarla temsil etmektedir. Ağırlıkla, ulusal sermayenin sahip olduğu bir şirket olarak özgün bir duruşu bulunan İş Bankası, aynı zamanda hisseleri uluslararası yatırımcılar tarafından en çok talep gören Türk şirketleri arasındadır.
Özgün sermaye yapısı ve kurumsal tavrı, İş Bankası için bir rekabet üstünlüğü ve aynı zamanda bölgesel bir itibar kaynağı oluşturmaktadır. İş Bankası, 85 yıldan bu yana aralıksız değer üretme yeteneğinden kaynaklanan haklı ününü, geleceğe yolculuğunda değerli bir kılavuz olarak kullanmaya devam ederken ülkemiz ekonomisine olan katkılarını artırarak sürdürecektir.
2010 yılını, Türk ekonomisinin büyüme yoluna geri döneceği, canlanmayla birlikte iş imkanlarının artmaya başlayacağı bir yıl olarak öngörüyoruz.
Yakaladığımız ivme ve büyümeye verdiğimiz önem, hissedarlarımıza, çalışanlarımıza ve ülkemize sağladığımız katma değeri daha da artıracaktır. Bu ivme, Yönetim Kurulumuzun önderliğinde, çalışanlarımızın yetkinlikleri ve çalışma azminin bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır.
Hissedarlarımıza, Yönetim Kurulumuza, müşterilerimize, iş ortaklarımıza ve tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ederim.
Saygılarımla,
Ersin Özince
Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür